Scroll Top

Unutulma Hakkı Nedir?

Sosyal Ağ Sağlayıcılarla İlgili Kanun Değişikliği Bir Unutulma Hakkı Mı Getiriyor?

Unutulma Hakkı Nedir?

‘Unutulma hakkı’, AB ülkelerinde ve uluslararası alanda uzun zamandır tartışma konusu olan, çoğu yargı sisteminde henüz açık bir tanımı bulunmayan bir haktır. Fakat bu hakkın daha fazla gündemimize girmesine sebep olan karar ise 2014 yılında Avrupa Birliği Adalet Divanı tarafından incelenen Google Spain v. Costeja kararıdır. Kararda söz konusu başvurucu Mario Costeja Gonzalez’in 1998 yılında mali durumunun bozulması sebebiyle mallarının bir kısmı açık artırmayla satışa çıkarılmıştır. 2010 yılında kendi ismini Google arama motorunda arayan Gonzalez, bu açık artırmaya yönelik gazete ilanının halen arama sonuçlarında çıktığını fark etmiştir. Mali durumunu düzeltmiş bir avukat olan Gonzalez, kişisel saygınlığının zedelendiği gerekçesiyle Google’a başvurmuş fakat talebi reddedilmiştir. Daha sonra Avrupa Birliği Adalet Divanı önüne gelen başvuru neticesinde verilen karar unutulma hakkının bugünkü birçok düzenlemede temel taşını oluşturmuştur. Kararın gerekçesinde arama motorlarının üçüncü taraf web siteleri tarafından yayınlanan kişisel verilerin işlenmesinden sorumlu olduğunu ve belirli koşullar altında bireylerin arama motorlarından kişisel verilerini içeren web sayfalarının arama sonuç listesinden kaldırılmasını isteyebileceği belirtilmiştir. Karar, Avrupa Birliği ülkelerinde operasyonunu sürdüren tüm arama motorları için “yanlış, yetersiz, alakasız veya işlenme amacını aşan kişisel veriler açısından” bağlayıcı bir karar niteliğindedir.

Nitekim bu karar Avrupa’da Fransa gibi ülkelerde daha geniş bir uygulama aranmasına

yol açmıştır. Fransa Ulusal Bilişim ve Özgürlükler Komisyonu (CNIL), Google ve diğer arama motorlarının lokal erişim engeli uygulamasının yeterli olmadığı ve erişime engelin bütün dünyada sağlanması gerektiği gerekçesiyle Google’a idari para cezası yaptırımında bulunmuştur. Bu sınır ötesi uygulama kararı ifade ve bilgiye erişim özgürlüğü savunucuları arasında büyük bir yankı uyandırmış; daha sonra Avrupa Birliği Adalet Divanı, Google ve diğer arama motorlarının Avrupa’da tanınan unutulma hakkını dünya çapında uygulamak gibi bir yükümlülüğü olmadığına karar vererek hakkın sınır ötesi uygulanması gerektiği yönündeki tartışmaların önünü kapatmıştır.

 

Avrupa Genel Veri Koruma Tüzüğü ve Türkiye Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, Unutulma Hakkı’nı nasıl düzenliyor?
  • 2018 yılında yürürlüğe giren Avrupa Genel Veri Koruma Tüzüğü 17. maddesi, kişisel veriler açısından bir ‘Silme Hakkı’ tanımlamaktadır. Unutulma hakkı ayrıca tanımlanmamakla beraber silme yükümlülüğü kapsamında değerlendirilmiş ve kişisel verinin toplanma veya işlenme amaçlarının ve/veya şartlarının ortadan kalktığı durumlarda bireylerin bu hakkı kullanabileceği öngörülmüştür. Fakat madde bu hakkın kullanımına yönelik bir takım istisnalar getirmiştir. Dolayısıyla, aşağıdaki durumlar amacıyla işlenen veriler açısından bu hak kullanılamaz;
    • İfade ve bilgi edinme hakkının kullanılması;
    • Yasal yükümlülük;
    • Kamu yararına gerçekleştirilen bir görevin yerine getirilmesi;
    • Halk sağlığı alanındaki kamu yararı;

 

  • Kamu yararına arşivleme;
  • Bilimsel veya tarihi araştırma amaçları;
  • İstatistiki amaçlar;
  • Yasal iddialarda bulunulması, bu iddiaların uygulanması veya savunulması.
  • Mevzuatımızda ise bu hak yine açıkça unutulma hakkı olarak düzenlenmemiş fakat bireylere 6698 sayılı Kişisel Verileri Koruma Kanunu’nun 7. ve 11. maddesinde kişisel verilere yönelik bir silme hakkı tanınmıştır. Silme hakkı, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 20. Maddesinin 3. Fıkrasında da açıkça, “Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar.” şeklinde düzenlenmektedir.
  • Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun 23 Haziran 2020 tarihli “Kişilerin Ad ve Soyadı ile Arama Motorları Üzerinden Yapılan Aramalarda Çıkan Sonuçların İndeksten Çıkarılmasına Yönelik Talepler” başlıklı kararında belirtildiği üzere, taleplerin değerlendirilmesinde ilgili kişinin temel hak ve özgürlükleri ile kamunun söz konusu bilgiyi edinmesinden sağlayacağı menfaatler arasında bir denge testi yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla, yarışan menfaatlerden hangisinin ağır bastığının gözetilmesi ve bu değerlendirme yapılırken öncelikli olarak kurumun belirlediği kriterler çerçevesinde inceleme yapılacağı, fakat her somut olayın ayrıca kendi özelinde değerlendirilmesinin gerekliliği vurgulanmıştır. Kararda ayrıca bireylerin önce arama motorlarına taleplerini iletebileceği, arama motorunun talebi reddetmesi halinde Kurum’a başvuruda bulunulabileceği de ifade

 

5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’da yapılan değişiklikler bir unutulma hakkı mı sağlıyor?

 

Son dönemde Türkiye’nin gündemini işgal eden konulardan olan, sosyal ağ sağlayıcılara yönelik mevcut düzenlemede bir takım değişiklikler öngören kanun, 1 Ekim 2020 itibariyle yürürlüğe girecek. Kanun metninde açıkça unutulma hakkına atıfta bulunulmasa da, bireylerin kişilik haklarınının ve özel hayatın gizliliğinin ihlali nedeniyle Sulh Ceza Hakimliği’ne içeriğin erişime engellenmesi veya kaldırılması için başvurabilmesi imkanı getirilmiştir. Bu talepler kapsamında, kişilik haklarını ve özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği tespit edilen web siteleri ile başvurucuların isimlerinin ilişkilendirilmemesi için arama motorlarına gerekli bildirim mahkeme kararı ile yapılabilecektir.

bir yorum bırakın

Gizlilik Tercihleri
Web sitemiz, tarama deneyiminizi geliştirmek için üçüncü taraf hizmetlerinden çerezler kullanır. Bu konuda daha fazla bilgi edinin ve "Gizlilik Tercihleri" ni tıklayarak çerezleri nasıl kontrol edebilirsiniz.